AD KAVMİ - KULELER SAHİBİ İREM
6.
Görmedin mi Rabbin ne yaptı Ad halkına?
7.Yüksek
kulelere sahip İrem'e ki;
8.Hiç
bir ülkede eşi ortaya konmamıştı!
(89-Fecr
Suresi 6-8.nci ayetler)
ÖZET
Kuran'da bahsedilen kavimlerden olan ve yakın döneme kadar somut bilgilere ulaşılamayan Ad Kavmine ait İrem Kentinin kumların altından çıkarılışı hakkında bilgi verilmektedir. Kuran'ın Hak bir kitap olduğu bu arkeolojik çalışmanın ardından bir kez daha gözler önüne serilmiştir.
Aram, Iram, Irum, Irem, Erum, Wabar, Ubar; Batılılarca Kumların Atlantis'i olarak adlandırılan kayıp bir şehir. Ad kavmine, Bağ-ı İrem, Ad-ı İrem de denir.
Ubar şehrini amatör
bir arkeolog olan Nicholas Clapp bulmuştur. Clapp, 1932 yılında İngiliz araştırmacı
Bertram Thomas'ın yazdığı Arabia Felix kitabı sayesinde kayıp
şehir Ubar'ı bulduğunu iddia ederek NASA'dan yardım istemiş ve uydu fotoğrafları ile kayıp şehir tespit edilmiştir.(2)
Ubar-İrem Kazı Çalışması |
Hûd
peygamber ile onun kavmi Âd hakkındadır. Hûd peygamber de kavmine
karşı peygamberimizin verdiği mücadeleye benzer bir mücadele
vermiş ve Mekkeliler gibi müşrik olan Âd halkını tevhide davet
etmiştir. Tarihte iki tane Âd kavmi yaşamış olup birisi Hûd
peygamberin elçi olarak gönderildiği kavim, diğeri de sütunlar
sahibi olan İrem halkıdır.
(3)
İrem Şehir kuleleri |
Kuleler Sahibi İrem |
Hûd'un
mensup olduğu Ad kavmi, Ahkâf adıyla bilinen ve Umman ile
Yemen'deki Hadramevt arasında yer alan geniş çöl bölgesinde
yaşamış ve büyük nüfuz ve iktidarıyla tanınmış bir
kavimdir. Bu kavim, İslâm'ın ortaya çıkışından asırlarca
önce tarih sahnesinden çekilmiş olmasına rağmen, geride
bıraktığı iz ve hatıralarıyla Arap geleneğinde her zaman canlı
kalmaya devam etmişti. İrem'in ve Semûd'un kalıntıları
Mekkelilerin ticaret yaptıkları kervan yolu üzerindeydi. Sûre nin
9. Âyetinde geçen "vadi", Medine'nin kuzeyinde,
Arabistan'dan Suriye'ye giden eski kervan yolu üzerinde bulunan
Vadii'l Kura'dır. İrem, birçok rivayetin yanı sıra, bu gün
Ahkâf çölünün kumları ile örtülmüş bulunan Ad kavminin
efsanevî başkentinin ismi olarak bilinmektedir. "Kazıklar
sahibi" olmak, klâsik Arapçada eski bir bedevî terimidir.
Deyimsel olarak "güçlü bir otorite" yahut
"sarsılmaz, yıkılmaz bir güç"ten mecaz olarak
kullanılmaktaydı. Bir bedevî çadırını ayakta tutan kazıkların
sayısı, o çadırın büyüklüğüne bağlıydı. Çadırın
büyüklüğü, her zaman çadır sahibinin statüsüne ve gücüne
göre değişmekteydi. Bundan dolayı güçlü bir kabile reisi için
çoğu zaman "sayısız direkler üstünde duran çadırın
sahibi" tanımlaması yapılırdı. (4)
Kaynaklar
1-Kaybolan
Irem kentinin taş kulelerinin, şehrin kayboluşundan 4800 yıl
sonra, Amerikalı arkeologlar tarafından Umman'da keşfedildiği
ileri sürüldü. Bu keşif, Challenger uzay gemisine takılmış,
kumların altını görebilen SIR-B radarlarıyla NASA'daki bilim
adamları tarafından bölgenin taranması sonucu gerçekleşmiş.
(Newsweek, Şubat 17, 1992, s. 38).
2- http://www.yaklasansaat.com/eski_kavimler/ad/ubar.asp
2- http://www.yaklasansaat.com/eski_kavimler/ad/ubar.asp
3-
http://www.istekuran.net/tebyin-ul-kuran-nuzul-sira/52-hud-suresi.html
4-
https://www.istekuran.net/index.php/tebyin-ul-kuran-nuzul-sira/10-fecr-tanyeri-suresi
5-
http://www.jasstudies.com/Makaleler/1574940783_07Cora%20Mustafa_S-109-134.pdf
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder