YUSUF PEYGAMBERİN YAPTIĞI TAHIL AMBARI :
BASAMAKLI PİRAMİT
Konum:
Mısır, Sakkara(Saqqara) şehri
Koordinatlar: 29
° 52 '16.56 "N 31 ° 12' 59.02" E
ÖZET
Yusuf peygamberin yedi yıllık kuraklık
dönemine hazırlık amacı ile tahıl silosu olarak inşa ettiği "Basamaklı
Piramit" ile ilgili arkeolojik çalışmalar hakkında bilgi verilmiştir. Söz
konusu yapının kıtlık dönemine hazırlık olması için tahıl deposu ve idari
binalardan oluşan külliye olarak tesis edildiği vurgulanmış, bilimsel
açıklamalar ve kanıtlarla konu desteklenmiştir. Mısır'da daha sonra yapılan piramitlerin
ise firavun mezarı olarak tasarlandığı tespiti yapılmıştır.
PİRAMİT
ÇAĞI YUSUF İLE BAŞLADI, MUSA İLE SONA ERDİ
Mısır
tarihinde önemli bir yer tutan İmhotep’in; Yusuf Peygamberle aynı
kişi olduğunu ve onun bir çok alanda uzmanlaşmış deha
olduğunu “Yusuf Peygamber-1” başlıklı
yazımızda açıklamıştık. İmhotep'in, Kral Djoser'ın hükümdarlığı
altında hem vezirlik ve hem de baş mimarlık görevini yürüttüğünü,
Yaşamı boyunca; Yukarı Mısır Kralının Ardından, “Büyük
Saray'ın Yöneticisi, Aşağı Mısır Kralının Şansölyesi,
Heliopolis Başrahibi ve Heykeltıraş”unvanı da dahil olmak üzere pek çok unvana sahip olduğunu, onun uzman bir
hekim, bilge, yazar, mucit, mühendis ve astronom olduğunu
açıklamıştık.
Onun
Mısır tarihinde iz bıraktığı yönlerinden birisi de mimar
olmasıdır. Bir çok bilim adamı; İmhotep’in, mimaride kerpiç
devrini kapatan, taş dönemini açan mimar olduğu görüşünde
birleşirler. Piramit döneminin Yusuf peygamber ile başladığı,
Musa peygamber ile sona erdiği görüşü hakimdir.
Eski
Mısır’ın Sakkara kentinde bulunan piramit Mısır’da inşa
edilen ilk piramittir. Bu Piramit tarihteki büyük kıtlıktan
korunmak üzere tahıl ambarı olarak tasarlanmıştır. Zoser/Djoser
Piramidi veya Basamaklı Piramit olarak bilinmektedir.
BAŞ
MİMAR İMHOTEP-YUSUF
Antik
Mısır kayıtlarında İmhotep’in, ülkesini 7 yıllık kıtlıktan
kurtarmak üzere Kral Djoser tarafından görevlendirildiği bilgisi
yer alır.(1) Sakkara
kentinde bulunan Basamaklı (Step) Piramidini mimar İmhotep
yapmıştır. Piramit, tahıl ambarı olarak tasarlanmıştır.
Yaygın inancın aksine firavun/kral mezarı olarak inşa
edilmemiştir. Mısır’da yapılan ilk piramit olan Basamaklı
Piramit kireç taşından yapılmıştır. O zamana kadar yapılan
eserlerin kerpiçten yapıldığı düşünülürse bu yönüyle de
bir ilktir. İmhotep’in mühendisliğe en büyük katkısı,
önceden biçimlendirilmiş taşlarla yapı inşa etmeyi
keşfetmesidir. Binaların sağlamlığını sağlayan kolon
sistemini ilk kullanan mimar olmuştur.
Basamaklı
Piramit M.Ö 2630 yıllarında yapıldığı bildirilir. Zamanın en
yüksek yapısı olan Basamaklı Piramit 62 metre yüksekliğindedir.
Yerin 28 metre altında 11 adet büyük tahıl deposu yer alır. Bu
depolarda stoklanan tahıl kalıntıları bulunmuştur. Piramidin yer
üstü kısımlarının da tahıl depolanacak şekilde yapıldığı
tespit edilmiştir. 16 hektarlık alan üzerinde kurulan bu sitedeki
piramit ve idari binaları korumak için etrafı 10,5 metre
yüksekliğindeki duvar ile çevrilmiştir. Tahıl satın almaya
gelenlerin ücretlerini yatıracakları 40 adet veznenin bulunması,
tahıl dağıtım organizasyonunun ne kadar düzenli yapıldığını
gösterir. Uygulama, günümüzdeki kasiyerleri hatırlatmaktadır.
Yusuf
peygamber yedi yıl süren kıtlık döneminde, hem ülkesini hem de
çevre ülkelerden gelenlerin gıda ihtiyaçlarını başarılı bir
şekilde karşılamıştır. Başarılı bir şekilde krizi
yönetmiştir. Kıtlık öncesindeki 7 yıl bolluk dönemde ülkenin
her kentinde tahıl, gıda depolandığını tarihi belgelerden
biliyoruz. (Sehel Adası Kitabesi)
Yusuf
peygamberden sonra yapılan piramitlerin firavun mezarı olarak
tasarlandığı ve kullanıldığı açıktır. Basamaklı Piramidin
diğerlerinden farkı; Yapılış amacının tahıl ambarı
olmasıdır. Piramit merdiven basamaklı olarak tasarlanmış olup,
giriş en üst basamakta bulunmaktadır. Ambar ve idari binaların
etrafı duvarla çevrilerek korunmuştur. Piramidin içinde ve dış
duvarlarındaki süslemeler de diğer piramitlerden farklı olduğunu
gösterir. Ayrıca bu yapıda herhangi bir mezar bulunmamıştır. Bu
özellikler diğer piramitlerde bulunmamaktadır.
Bu
büyük kompleksin büyük amaçlarla, insanlığın yararına
yapıldığı ortadadır. Burada vizyon, misyon, strateji, ülke
idaresi ve kriz yönetiminin en güzel örnekleri sergilenmiştir.
Yusuf kıssasından çıkarılacak çok çok büyük dersler
“müminleri” beklemektedir. Sonradan gelen yöneticilerin
ilahlaşarak, yaptırdıkları piramitleri firavun mezarına
çevirmeleri ne kadar da acıdır.
Ayrıca
Mısır piramitlerine, Osmanlı dönemine ait kayıtlarda “Yusuf
Ambarı” denilmesi
de ilginç bir ayrıntıdır. İngilizler, “piramit” diye
adlandırdığı için biz bugün bu isimle biliyoruz.
Mısır
tarihinde İmhotep; kraliyet ailesinden olmamasına rağmen en üst
seviyede yöneticilik yapmıştır. Papirüslerdeki bilge sözleri,
vizyonu, isabetli analizleri ve kararları ile şaşırtıcı şekilde
Yusuf peygambere benzemektedir. Ayrıca 7 yıl sürecek kıtlığı
görüp tahıl ambarı olarak Basamaklı Piramidi zamanında yapması
dikkat çekicidir. Eski Mısır dilinde Yusuf peygamberin adının,
İmhotep olduğu görmezden gelinemez bir gerçektir.
Yusuf
Suresi 43-49. ayetlerde anlatılan olayların, tarihi ve arkeolojik
verilerle paralellik gösteriyor. Kur’an’ı Kerim’in
Allah’ın sözü olduğu gerçeği, indiği tarihten itibaren
defalarca göz önüne serildiği gibi bu konuda da tüm gerçekliği
ile bir kez daha göz önüne seriyor.
Kur’an
da bahsi geçen kıssaya bakalım...
43.Ve
hükümdar dedi ki: “Şüphesiz ben yedi cılız ineğin yedi semiz
ineği yediğini ve yedi yeşil başakla yedi kuru başak görüyorum.
Ey ileri gelenler! Siz görüntü/ vizyon tabir ediyorsanız beni bu
görüntü hakkında ikna edip aydınlatın.”
44.İleri
gelenler dediler ki: “Karmakarışık görüntülerdir. Biz ise
böyle karmakarışık görüntülerin te’vîlini bilenler
değiliz.”
45.Ve
o ikiden kurtulmuş olan kişi iş işten geçtikten sonra anarak
dedi ki: “Ben size o görüntünün kesin olarak neyi ifade
ettiğini haber veririm, hemen beni gönderin.”
***
46.“Yûsuf!
Ey doğru sözlü! Bize, insanlara bilgilenerek dönmem ve onların
öğrenmesi için ‘Yedi semiz ineği, yedi cılız inek yiyor. Ve
yedi yeşil başakla diğer yedi kuru başak’ hakkında ikna edici
bilgi ver.”
47-49.Yûsuf
dedi ki: “Yedi sene âdet üzere ziraat edeceksiniz; her türlü
gıda ürününü üreteceksiniz, sonra da ürettiğiniz ürünleri
yiyeceğiniz miktar hariç, başağında
bırakınız; stoklayınız. Sonra onun
arkasından yedi kurak sene gelecek. Bu kurak seneler önceki
biriktirdiklerinizin biraz saklayacağınızdan başkasını yiyecek.
Sonra da onun arkasından bir sene gelecek ki, insanlar onda yağmura
kavuşacak ve onda sıkıp sağacaklar; zeytin yağı, üzüm suyu,
pekmez gibi gıdaya da kavuşacaklar; hayat normale dönecek.”
(12/53-Yusuf
Suresi 43-49. ayetler -Tebyin'ül Kur'an)
Hakan
KAYILI
21.12.2017
Kaynaklar:
Sehel
Adası Kitabesi: http://www.reshafim.org.il/ad/egypt/famine_stele.htm
https://www.ancient.eu/imhotep/
https://www.britannica.com/biography/Imhotep
http://www.mervece.com/misir-piramiti-degil-yusuf-ambari/
http://www.mervece.com/misir-piramiti-neden-yapildi/
https://ofpof.com/tatil/misir-in-ilk-piramidi-zoser-piramidi
http://www.newagegod.com/ZOSTmedia/imho4.htm
Eski
Mısır Tarihinde Yusuf
Yazar: Mary Nell Wyatt
(Bülten
No: 7, Nisan 1994'te yayınlanmıştır)
(Google
Web Sayfası Çevirisi)
Tarihçiler ve arkeologlar, İncil'deki hesabı doğrulayan kanıtları "açıklama" yapmayı oldukça şaşırtıcı buluyor. Kutsal Kitap zamanlarının fiili olaylarından kaynaklanan efsane, "taşkın" hikayelerinin çokluğu gibi dünyanın her yerinde bulunur, ancak inkarcıya göre bunlar sadece Kutsal Kitap'ın bu efsanelerden etkilendiğini "kanıtlamak" tır. Gerçek şu ki, bu efsaneler gerçeklerin şeytani yolsuzluklarıdır - insanın kendi zekasında Allahtan daha akıllı olduğuna ikna etmek için Şeytan tarafından tasarlanmıştır. Ve nihai olarak, bu tür düşünce, bir insanın tamamen Tanrı'nın varlığını ve İncil'in gerçeğini inkar etmesine yol açar.
Yine
de hiç kimse, bilinen her medeniyetin bir çeşit dinsel sisteme
sahip olduğunu garip buluyor gibi görünmüyor. Eğer Tanrı
yoksa, "din ve tanrılar" fikri nerden çıktı? Orijinal
Nuh'un sel sonrası ailesi tarafından bilinen orijinal gerçeklerden
geldi. Gerçekler, bulunan mitlerin mit ve
efsanelerle değil , İncil'deki ifadeyi doğrular
nitelikte olmasıdır . Ancak görmeyecekleri her zaman
vardır.
Bu
büyük kanıtlardan bazıları eski Mısır'daki Yusuf'un
hikayesiyle ilgilidir. Çıkış'dan
birkaç yıl sonra bir firavun olan Horemheb anıtı üzerindeki
yazıtlar, Joseph'in firavun Jacob'un ailesine Mısır'a gelip
yaşamak için davet edilmesinin hikayesini ortaya
koymaktadır. "Kuzeyden"
gelen bir çoban topluluğundan, "başlarından atalarının
babasının geleneği olduğu gibi" onların sığırlarını
otlatmalarını Mısırdan istemektedir.
Bersheh'deki
Tehuti-hetep mezarında Suriye'nin sığır sürüsünün Mısır'a
girdiği bir resmi bulunan bir resim var: "Bir
zamanlar Suriye kumlarını gelçtkten sonra şimdi burada Mısır'da
yeşil çayırlarda besleneceksiniz . ( Işık
Antik Geçmişten Jack
Finegan tarafından,)
Joseph(Yusuf)
hikayesine paralel kanıtlar bu haber bülteninin odak
noktasıdır. Ama önce sahneyi belirlemeliyiz. Kronolojimize
göre, İncil'den alınan kayıtlara göre, sel M.Ö. 2348'de
gerçekleşti. İbrahim Harran'tan M.Ö. 1921'de, yaklaşık 427 yıl
sonra ayrıldı.
Bundan
sonra bundan sonra (ve yakında ne olacağını bilmiyoruz) O ve
Sarah, Kenan'da bir açlık yüzünden Mısır'a gittiler. Kutsal
Kitap'ın İbrahim'in Mısır'a ziyareti konusunda son derece kısaysa
(Yaratılış 12: 10-20) İbrahim'in Firavun'ı Sarah'nın kim olduğu
konusunda yanılttığını öğrendik - onun kızkardeşi olduğunu
söylediler. Bu onun yarı kızkardeşi olduğu için kısmen de
doğruydu ancak aynı zamanda karısıydı.
Firavun,
güzelliği yüzünden onu saraya götürdü. (Yarat 12:
12-15). Kral İbrahim'i Sarah için iyi ödedi (ayet 16), ancak
Tanrı müdahale etti, bazı türden parkların firavunun üzerine
düşmesine neden oldu. (ayet 17). Firavun bu ihtilafların
sebebini anladığında İbrahim'i hesaplamaya çağırdı ve
kendisine neden Sarah hakkında yalan söylediğini sordu. (ayet
18, 19). Ardından adamlarını İbrahim'e ve onun yanına eşlik
etmeleri için emir vermelerini emretti. (ayet 20). Mısır
şu anda zengin bir ulustu çünkü şu anda İbrahim Sarah için
para ödemesi olarak verilen sığır, altın ve gümüş açısından
zenginleşti. (Yaratılış 13: 1,2).
Ve
şu anda, Mısırlıların yabancı çobanlarla yeme, içme ve
kardeşlik yapmasını yasaklayan yönetmelik hazırlandığına dair
iyi kanıtlar var. (Yaratılış 46:34). Josephus, İbrahim'in
M.Ö. 1915'te İlk Hanedan'ın erken döneminde bu bilgiyi
getirmesinden sorumlu olduğunu ve
bu da doğru olabilir. İbrahim'in Mısır ziyaretinin 1.
Hanedanı döneminin başında olduğuna inanıyoruz. Yaklaşık 200
yıl sonra Joseph, Mısır'da yüksek pozisyonuna yükseleceği
zaman, ikinci olarak da firavun olurdu. Ve 3. Hanedanı'nda,
olay yerinde eski kayıtlarda inanılmaz bir birey var - "Imhotep"
adlı bir adam görünüyor.
IMHOTEP
Mısırologlar
yıllarca, Imhotep'in gerçek bir kişi olduğuna dair şüpheler
uyandırdı; yaşanması beklenen bin yıl sonrasında yazılan
hesaplarda kendisine yapılan çeşitli başarıların inanılmasını
zor buluyorlardı.
Zaman
zaman, Imhotep eski Mısır'da "Leonardo da Vinci" olarak
adlandırıldı, ama aslında bundan fazlasıydı. Da Vinci, bir
dehanın itibarını kazandı - Imhotep sonunda bir tanrı statüsüne
yükseltildi.
İmhotep
- Yusuf
|
Mısır'ın
"tanrıların" uzun listesinde, şimdiye kadar bir zamanlar
bunların arasında yaşayan çok az insan vardı. Imhotep öyleydi.
Manetho, "[Hanedan dönemi mahkemesi] döneminde Mısırlılar
arasında Asclepius (Yunan tıbbı tanrısı) ünvanına sahip olan
ve tıbbi becerisi nedeniyle İmtiyazlarını yaşayan Imhotep'lerde
yaşadı. taşlarla inşa sanatı. "Uzmanların Imhotep adındaki
gerçek bir adamın varlığından şüphelenmesine neden olan bu
ifade idi. Ama 1926 yılında, soru bir kez ve tüm-lmhotep için
yerleşmiş oldu oldu gerçek
bir erkek.
Sakkara'daki
Basamaklı Piramidinde kazılar yapıldığında, Firavun Djoser
heykelinin parçaları bulundu.
Djoser
ve "Imhotep, Aşağı Mısır Kralının Şansölyesi, Kralın
Şefi, Büyük Saray'ın Yöneticisi, Herediter
Lord, Heliopolis'in Büyük Rahibi, Imhotep'in Oluşturucu,
Heykeltıraş, Yapımcının adı yazılmıştır. Taş Vazolar ...
".
Melik/Kral
Djoser
|
Bu
Joseph hakkında bildiklerimize uyuyor mu? İncil, firavunun üst
rütbesiyle açıkça görülüyor:
Genesis
(Yaratılış) 41:40 “Sarayımın yönetimini sana vereceğim.
Bütün halkım buyruklarına uyacak. Tahttan başka senden
üstünlüğüm olmayacak. 41 Seni bütün Mısır'a
yönetici atıyorum.”42 Sonra mührünü parmağından çıkarıp
Yusuf'un parmağına taktı. Ona ince ketenden giysi giydirdi.
Boynuna altın zincir taktı. 43 Onu kendi yardımcısının
arabasına bindirdi. Yusuf'un önünde, “Yol açın!” diye
bağırdılar. Böylece firavun ona bütün Mısır'ın yönetimini
verdi. 44 Firavun Yusuf'a, “Firavun benim” dedi, “Ama
Mısır'da senden izinsiz kimse elini ayağını oynatmayacak.”
Hiyerogliflerde İmhotep'in
ismi
|
Joseph,
Mısır'daki kanıtlar tarafından teyit edilen bir firavun
tarafından şimdiye kadar onur verilen ilk kişiymiş gibi
geliyor. Bu
adam, Imhotep yani Yusuf'un elbette İncil ile ilgili bazı
kanıtlar olmalı.
7 Yıl Kıtlık Kitabesi
Joseph'in temel görevi bir başbakanınki ve Imhotep, eski Mısır'da bu kadar geniş bir otorite yelpazesine sahip olan ilk kişi olarak göründü. Mısır tarihi boyunca pek çok vezirin kayıtları var - ancak Imphep'i Joseph ile bağlayan ilk kanıt, Nil'in İlk Kataraktının (1 nci Çağlayan - Aswan kentinin güneyi) hemen altındaki Sihiel (Sehel) adasındaki büyük bir kaya üzerine oyulmuş olarak bulundu.
Bu yazıt, Cezer tarafından saltanatın 18. yılına ait bir belgenin bir kopyası olduğunu iddia eder - bu kopya, ilişkide olduğunu iddia eden olaylardan sonra 1.000 yılın üzerine yazılmıştır. 7 yıllık açlıktan ve 7 yıllık bol miktardan bahsetmeye devam ediyor. Bu yazıttan birkaç pasaja bakıp bunları açıklamak istediği olaylardan sonra bin yıl yazdığını göz önünde bulundurarak Kutsal Kitap'a kıyasla:
1 . Firavun büyük üzüntüsüyle başlar: "Büyük Tahtta sıkıntıdayım ..."
Genesis(Yaratılış)
41: 8 Sabah uyandığında kaygılıydı. Bütün Mısırlı
büyücüleri, bilgeleri çağırttı. Onlara gördüğü düşleri
anlattı. Ama hiçbiri firavunun düşlerini yorumlayamadı.
2 . Yazıtta, firavun bir açlıktan rahatsızlık duyuyor ve Nil'in tanrısı Imhotep'i soruyor; ona kuraklık hakkında yaklaşıyor: "... Chamberlain kim olduğunu sordum ... Imhotep, oğlu Ptah'ın ... "Nil'in doğduğu yer nedir, orada tanrı kim? Tanrı kimdi?" "Imhotep cevaplar:" Kuş ağasına önderlik eden O'nun rehberliğine ihtiyacım var ... "
Genesis(Yaratılış) 41:16 Yusuf, “Ben yorumlayamam” dedi, “Firavuna en uygun yorumu Tanrı yapacaktır.” Mısır metinlerinde Imhotep, diğer tanrılar da dahil olmak üzere her şeyin "yaratıcısı" olarak bilinen Mısır tanrısı olan "Ptah'ın oğlu" olarak adlandırılır.
3 . Yazıtta Imhotep, Firavun'a Nil'in tanrısı hakkında cevap verip ona nerede yaşadığını anlatıyor. İncil'de Joseph, firavunların hayalini yorumlar. Ancak kitabedeki bir sonraki şey, kralın uyuduğu sırada Nil tanrısı Khnum'un rüyasında kendisini ortaya çıkardığını ve Nil'in sularını dökeceğini ve 7 yıl sonra toprağın 7 yıl bolca verileceğini vaat ettiğini söyledi. kuraklık . Bu geçiş, tersine olmasına rağmen, firavun 7 yıllık bolluk ve 7 yıllık kıtlığa sahip bir hayalin gerçeğini yansıtıyor.
4 . Yazıt, daha sonra, Djoser'in Nil tanrısı Khnum'a verdiği sözü kaydetmeye devam ediyor; Khnum, burada, "tanrı evinde" muaf tutulacak olanların papazı hariç, halkın her şeyin 1 / 10'undan vergilendirilmesi gerekiyordu.
Genesis(Yaratılış) 47:26 Yusuf ürünün beşte birinin firavuna verilmesini Mısır'da toprak yasası yaptı. Bu yasa bugün de yürürlüktedir. Yalnız kâhinlerin toprağı firavuna verilmedi.
Firavun Joséer'in sarayı, Imhotep'ten büyük bir 7 yıllık kıtlık sorunu ile ilgili yardım etmesini isteyen bir hikayeyi anlatan bir yazıt var. Imhotep ona tanrıya danışması gerektiğini söylüyor çünkü cevap onun içinde değil. Sonra, firavun olayı önceden rüyası gören bir rüyayı hayal eder.
Sonra İncil Kitabı'nın tersi olan bol bol 7 yıl izleyin.
Firar , papaz hariç tüm nüfusta% 10 vergi tahsil eder. Kutsal Kitap hesabında rahibin muaf tutulduğu bir 1/5 veya% 20 vergi bildirilmektedir. Hikâyenin dini inançlarına uyacak şekilde "Mısırlaştırılmış" olması hariç, İncil'deki hesabın tüm bileşenleri bu yazıtta bulunmaktadır.
Bu yazıtın M.Ö. 2. yüzyılda Khnum'un rahipleri tarafından bazı arazi ayrıcalıklarının haklı kılınması amacıyla yazıldığına inanılmaktadır. Yazıtın bir kısmı, firavun bazı toprak ve vergilendirmeyi tanrıya adadığını belirtiyor.
Ama, bu "masal" ile tek yazıt değil - orada Philae Adası'nda benzer bir yazıt, sadece bu bir papazları vardır Isis Djoser'in aynı hediye etti belirten onların aynı amaçla tanrı. Tufanın öyküsü hemen hemen her antik kültürde bulunur, ancak kendi amaçlarına ve tanrılarına uyması için bükülmüş olduğu gibi, burada Joseph'in öyküsünü buluruz, yalnızca çeşitli tanrıların rahiplerinin ihtiyaçlarını kanıtlayacak şekilde bükülmüş halde Bazı arazilere yaptıkları iddialar.
"Imhotep,
Tanrının Sesi, Ben (BENİM)"
Antik
Mısır dilinde Imhotep adı, "Im'in sesi (veya ağzı)"
anlamına dönüştürülür; Bununla birlikte, Mısır'da "Im"
olarak adlandırılan bir tanrı kaydı bulunmamaktadır. Ancak
hepimiz Tanrı'yı "BENİM" biliyoruz:
Mısır’dan
Çkış: 14 Tanrı,
“Ben Ben'im” dedi, “İsrailliler'e de ki, ‘Beni size Ben
Ben'im diyen gönderdi.’
Yohanna
8: 58 İsa,
“Size doğrusunu söyleyeyim, İbrahim doğmadan önce ben varım”
dedi.
Tanrı,
Musa'ya Firavun'a "Ben" dediğimi söylemesini söylemişti,
çünkü "Benim" Mısırlıların Yusuf'un Tanrısını
tanıdığı bir isimti. "Ben" "Ben" olabilir
miyim?
İncil'in
Joseph'e Firavun tarafından verilen adı "Zaphenath-paneah"
bazıları tarafından "Tanrı yaşar; Tanrı konuşuyor"
anlamına dönüştürülmüştür. Mısır "sıcak"
kelimesinin anlamını tam olarak anlamadığımızdan Imhotep'in
çevirisinin ("Benim sesim") Joseph'in İncil adı ile aynı
olması mümkündür ("Tanrı yaşar; Tanrı konuşur").
Imhotep,
Hekim
Imhotep,
tarihsel kayıtları hayatta olan ilk doktordur ve Joseph'in doktor
olarak bahsedilmesine rağmen, İncil bunun için çok önemli bir
ipucu verir:
Genesis
(Yaratılış) 50:2 Babasının
cesedini mumyalamaları için özel hekimlerine buyruk verdi.
Hekimler İsrail'i mumyaladılar. Burada
doktorların Joseph yönetiminde olduğu kesin olarak
belirtilmektedir.
Ancak
daha sonra, Imhotep "iyileşme tanrısı" olarak
kurulduğunda, onu doğrudan Joseph'le olan bağını
iyileştirme şekli. Antik Yunan yazıları, Memphis'te insanların
Imhotep'ten şifa bulmaları için her yerden geldiği büyük bir
sığınmadan bahsetmektedir. Ona dua ederler, sunarlar ve
geceyi antik Mısır'dan bir çeşit Lourdes olan bu kutsal alanda
geçirirlerdi. Uyurken, Imhotep tanrısı,
insanların rüyalarında gelip onlara
şifa verdiği söyleniyordu. Joseph ve hayaller arasında bir
bağlantı var mı?
Genesis
(Yaratılış) 37: 8 Kardeşleri,
“Başımıza kral mı olacaksın? Bizi sen mi yöneteceksin?”
dediler. Düşlerinden, söylediklerinden ötürü ondan büsbütün
nefret ettiler.
Unutmayın,
Joseph'in kendisi ve adamları bağlayan kardeşleri ile ilgili
rüyaları vardı; kasaları ayağa kalkıp kendine eğildi; bu da
onun büyük kıskançlığının nedenlerinden biriydi.
Genesis
(Yaratılış) 37: 20 “Hadi
onu öldürüp kuyulardan birine atalım. Yabanıl bir hayvan yedi
deriz. Bakalım o zaman düşleri ne olacak!”
Imhotep'in Bilgeliği
Kutsal Kitap'ın hesabı Yusuf'un bilgeliğinden de bahsediyor: Genesis (Yaratılış) 41:39 Firavun Yusufa şöyle dedi: "Çünkü Tanrının sana bu kadar çok şey bildirdiğine göre, o kadar özenli ve akıllıca yoktur:.
Yine, deliller Imhotep'e işaret ediyor. Imhotep de bilgeliği nedeniyle saygı görüyordu. Daha sonraki zamanlardan birkaç yazıtta "Imhotep'in sözleri" referans alınır. Örneğin, "Kral Intef Mezarı'ndan Şarkılar" da okuruz:
"Imhotep ve Hardedef'in sözlerini duydum ..."
ve onların "sözleri" nin günümüzde okunduğunu açıklamak devam ediyor. Bugüne kadar Imhotep'in eserlerinden hiçbir şey bulamamıştır, ancak sadece "Hanehalkı Ptahotep" e atfedilen ve "5. hanedandan bir kralın hainliği" olarak bilinen bazı "hikmetli sözler" eserleri vardır.
Bununla birlikte, 5 hanedanin Firavunlari'na hükmettikleri "Ptahotep" lerin hepsi, Heliopolis'in tüm rahipleri veya "On". Kanıtlar, Imhotep'den sonra, vezirler arasındaki eğilimin kendisinden sonra geldiğini ve daha sonra vezirler Imhotep'in fiili işleri ve yazıları hakkında Mısırlıların, diğerlerinin yanı sıra ünlü olduğu bir uygulama olduğunu belirtti.
Şimdi, biraz sabırlı bir şeyler yapalım - Joseph'in elbette Tanrı'dan esinlenerek akılcı sözler toplaması yazdığını varsayalım. Kral'la olan büyük lütuf yüzünden, bunlar kürsüler ve insanlar tarafından saygı görmeye başladı. Bir adaçay olarak üni Mısır'a yayılmış ve bilgelik standardı haline gelmiştir. Biz onun bilgelik İbrahim'in gerçek Tanrı geldiğini biliyoruz. Joseph'in bilgeliğini Tanrı'dan onun çevresine geçeceği umulmaz mıydı? Aslında İncil şunu söyledi :
"Bir hizmetkâr için satılan Joseph bile onlardan önce bir adam gönderdi ... Kral, halkın hükümdarı bile onu gönderdi ve serbest bıraktı, serbest bırakmasına izin verdi. Onu evinin efendisi yaptı ve hükümdarı Tüm maddesinin ... senatörlerine bilgeliğini öğretmesi için. " Mezmurlar 105: 17-21
Joseph'in ölümünden sonra, başkaları akıllıca sözlerini kopyalar ve onlar için kendilerine inanmak için kendileri ve değişen şeyler ekleyerek onlar için kredi alırlardı. Bu sözler, Imhotep'e atfetmek yerine, birkaç kuşağa aktarıldığı için Ptahotep , " Mısır yaratıcısı " sesi "Ptah" ile ilişkilendirildi. Binlerce yıl sonra, "Ptahotep'in Talimatı" nın kopyası olduğu iddia edilen birkaç papirüs bulundu. Bu senaryo olabilir miydi?
Ptahotep'in yazılarında, bunun tam olarak ne olduğunu gösteren iki belirli deyimi var. Bu el yazmalarının sonunda, yazar 110 yıl yaşadıktan sonra ölümüne yakın olduğunu ve atalarımızdan daha fazla kraldan onur ödülünü aldığını, başka bir deyişle, bir insana verdiği en büyük onurları, Firavun. Ayrıca Joseph'in 110 yaşında öldüğünü biliyoruz.
El yazmalarının metnini incelediğimizde daha da aşina oluyor. Solomon'un Atasözleri, oğlu için talimat olarak başlıyor ve "onlara karşı karlı" oldukları, ancak "onları ihmal edecekleri kendilerine vay haldedir" öğütleriyle başlıyorlar. Joseph'in bilgeliğinin yaratıcısının da Solomon'un bilgeliğinin yaratıcısı olduğunu unutmayın ve 2 arasındaki paralellikler yadsınamaz. Kutsal Kitap'ta, Süleyman'ın çok sayıda atasözü bildiğini söylüyor:
1King(Krallar) 4:30 Süleyman'ın bilgeliği, bütün doğuluların ve Mısırlılar'ın bilgeliğinden daha üstündü. 31 O, Ezrahlı Etan, Mahol'un oğulları Heman, Kalkol ve Darda dahil herkesten daha bilgeydi. Ünü çevredeki bütün uluslara yayılmıştı. 32 Üç bin özdeyişi ve bin beş ezgisi vardı.
Bu ifade bir "atasözü" kavramının eski halklar tarafından bilinmekte olduğunu gösteriyor. Süleyman'ın bu atasözlerinin tümünün yazarını mı yoksa atalarının arasından kendisine geçip geçmediğini biz söyledik mi? Birçok eski uygarlıkta atasözleri örnekleri var, ancak İncil'den Solomon'un kaydettiği ve bugün İncil'de görülen tek şey, Imhotep'e kadar izlenebilen eski Mısır "bilgelik literatürü" ne çok benzer. Bu, Solomon'un eski Mısırlılardan kopyalanması anlamına gelmez; bu, Atalarının Tanrısı'nın, Süleyman'a verdiği Yusufu da içeren atalarına aynı bilgeliği verdiği anlamına gelir.
Ptahotep'in yazılarının birkaç bölümünü İncil'e kıyaslayacağız:
1 ) "Bilginizle gurur duymayın"
Süleyman’ın Özdeyişleri 3: 7 Kendini bilge biri olarak görme, RAB'den kork, kötülükten uzak dur.
2 ) "Bir tanesi yarın planlıyor ancak olacağını bilmiyor".
Sonsuza dek övünmeyin; Çünkü bir günün getireceği şeyi bilmezsiniz.
3 ) "Bir arkadaşın karakterini araştırırsan, sorma ama ona yaklaş, onunla tek başına uğraş ..."
Süleyman’ın Özdeyişleri 25: 9 Davanı doğrudan komşunla gör; Başkasının sırrını açıklama.
4 ) "Bir güven adamıysanız, bir büyük adam tarafından bir başkasına gönderilirseniz, sizi gönderen kişinin doğasına uyun, dediği gibi mesajınızı verin."
PRO 25:13 Hasat zamanındaki karın soğuk olması gibi, onu gönderen sadık bir elçi de vardır; çünkü ustalarının ruhunu tekrar yerine getirir.
5 ) "Onun için ne yararlı olduğunu büyüklere öğretin."
Süleyman’ın Özdeyişleri 9: 9 Bilge kişiyi eğitirsen Daha bilge olur, Doğru kişiye öğretirsen bilgisini artırır.
Ayrıca Mezmurlar ve Vaizler gibi diğer Kitaplarda da paralellikler buluyoruz:
6 ) "Her kelime devam ederse, bu yeryüzünden yok olmaz".
PSA 78: 5 Yakup'da bir tanık kuruldu ve atalarımıza emrettiği İsrail'de bir kanun çıkardı ve onları çocuklarına tanıtırlardı: 6 Gelecek kuşaklar onları bilebileceği çocukları bilebilirler. doğmak; Kimin doğması ve çocuklarına bildirmesi gerekir:
7 ) "Açgözlülüğün aksamasına karşı koruma: tedavi olmadan acı bir hastalık. Bunun için herhangi bir muamele yoktur.
ECC 6: 2 Tanrı'nın servet, zenginlik ve onur vermiş olduğu bir adam, böylece istediği her şeyden önce onun için hiçbir şey istemiyor, ancak Tanrı ona kendisinin yemek yemesine izin vermiyor; ancak yabancıyı yiyiyor. makyaj ve kötü bir hastalıktır.
8 ) "Efendi konseyinde oturan değerli bir adamsanız, mükemmelliğe konsantre olun, sessizliğiniz sohbet etmekten iyidir ... bilgi yoluyla saygı kazan ..."
ECC 9:17 Bilge adamların sözleri, aptallar arasında hüküm giyen ağlamadan daha sessiz olarak duyulur.
9 ) "Bilge, bilgeliği ile tanınır, büyükleri iyi hareketleri ile, kalbi diliyle eşleşir ..."
Süleyman’ın Özdeyişleri 18:21 21 Dil ölüme de götürebilir, yaşama da; Konuşmayı seven, dilin meyvesine katlanmak zorundadır.
10 ) "Sizden büyük bir masada konuk iseniz, ondan önce verildiği gibi verin."
Süleyman’ın Özdeyişleri 23: 1 Bir önderle yemeğe oturduğunda Önüne konulana dikkat et.
Tanrı, Yusuf'u, Mısır'da, "İbrahim'in tohumunun" büyümesi ve gelişmesi için teslim edilmeye hazırlanıncaya kadar güvenli bir cennet kurmak için kullandı. Tanrı onlara söz vermişti. Ve putperestlikle çevrili olan Mısır'da Tanrı, Haklarına erişmeden halkını veya Mısırlıları terk etmeyecektir. İncil, Joseph'in firavunun "senatörlerine" bile öğrettiği gerçeğini kaydeder.
Bu bilgelik, Mısırlılar tarafından takdir edilirken ve yazarlarının bir kısmını kendi yazdıklarını yazan bilgeleri çağlar boyunca taşırken, aynı "bilgelik deyişleri" nin bazıları, Joseph'in soyundan olanlarının bazıları tarafından 700 yıl sonra kaydedildi. Ve sonuçta bizim için Atasözleri, Ecclesiastes ve Mezmurlar Kitabı'nda korunmuştur. Ancak Joseph'in bilgeliği onunla birlikte değildir - Solomon'un bilgeliği, David'in bilgeliği ve Tanrı'nın bütün halkının bilgeliği gibi ilahi bir şekilde esinlenmiştir.
Imhotep,
Joser'in Egemenliğinde Daha Sonra Atandı
İnhilep
ile ilgili İncil Kitabı'na uymaya devam eden birkaç öğe daha
var. Joseph firavununun, Joseph'in rüyasını yorumlaması için
kendisine getirdiği bilinmeyen bir süre için kral olduğunu
biliyoruz.
Ve
kanıtlar Imhotep'in, hükümdarlığının başında Djorer'in
sadrazamı olmadığını gösteriyor, Imhotep'in
tümünde, Joser'in daha önceki anıtlarıyla ilgili hiç
bahsetmiyor. Imhotep, muhtemelen kral olduktan sonra Beit Hallaf'da
inşa edilen Djoser'in mezarının mimarı değildi. Sakkara olarak
bilinen hanedanlara benzeyen bu eski mezarda, Joser'in adını,
annesinin adını ve Imhotep'in değil, birçok resmi görevlisinin
ismini kaydeden kil kavkıları var. Henüz görevine
atandı. Standart pratik, firarın tahta çıkardığı andan
itibaren erkeklerle görev yapmaktı; aile üyeleri arasında en üst
sırada yer aldılar.
Imhotep
hakkındaki tüm bilgiler Joseph'le olan özdeşleşmeyi işaret
etmeye devam ediyor. Örneğin, bazı
yazıtlarda başlıkları, kendisinin kraliyet ailesinin bir üyesi
olmadığını, "kendinden yapılı bir adam" olduğunu
belirtti. Bu benzersizdi, çünkü firavunun oğlu genellikle
vezirdi.
Imhotep
aynı zamanda "Heliopolis'in rahibi" veya rahiplerin üstü
idi. Şimdi Joseph'in hikayesinde, kayınbabasının Yusuf'un
evliliği döneminde "On'un papazı" olduğunu öğrendik:
Genesis
(Yaratılış) 41:45 Yusuf'un
adını Safenat-Paneah koydu. On Kenti'nin[a] kâhini
Potifera'nın kızı Asenat'ı da ona karı olarak verdi. Yusuf
ülkeyi boydan boya dolaştı.
Asenath,
Joseph'le evlenecek kadar yaşlı olduğu için babasının
muhtemelen en azından 40 yaşındaydı. Ve eski Mısır'da halk
50'den fazla yaşamak zorunda kalmadı. Ölümünde ya da
engelliliğinde, damadının özellikle de o damadı çok yüksek
olsaydı, onun damgasını tayin ederdi. Firavun tarafından Joseph
olduğu gibi görüldü.
Eğer
Joseph "On'un papazı" olursa, gerçek Tanrı'ya sadakatsiz
mi kalmıştı? Elbette ki Firavun, Yusuf'un Tanrısının
gücünü fark etmişti ve Mısırlılar müşrikler olmalarına
rağmen, Yusuf onları Tanrısı'ndan haberdar etti ve O'na olan
sadakatinden dolayı hırpalamıyordu. "Üzerinde Rahibe",
belirli bir tanrıya rahip olarak atanmadı; bunun yerine başlığı,
yüksek şeref ve siyasi önem taşıyan bir konuma işaret ediyor
gibi görünüyor.
Imhotep,
1. Piramit'in Mimarı
Imhotep,
ilk piramidi tasarlamıştı ve bütün kerpiç tuğlalar yerine
taşlarla inşa etmeye başlamıştı. Antik
Mısır tarihine bakarsak, Djoser zamanında Mısır gerçekten büyük
bir ulus haline geldiğini gösteren kanıtları görebiliriz; sonuç
olarak, kıtlık döneminde çevredeki uluslara tahıl
satarak zenginleşti.
Yedi
yıllık bolluk boyunca, Joseph'in bilge rehberliği altındaki
insanlar, hububatın çevresindeki bütün ülkelere satılmasını
sağlayacak büyük
bir idari merkez kurmaya başladı.
Firavun
gelecekteki mezar alanını içeren büyük bir kompleks inşa
edilmiş ancak ayrıca büyük tahıl ambarları içeren
bir duvarlı merkez de dahil edilmiştir. Bu
merkeze sadece bir giriş vardı ve ambar sistemine
dışarıdan bir giriş vardı. Sakkara'daki Basamaklı Piramit
kompleksi şu anda tartışacağımız komplekstir.
Tahıl
Depolama Ambarları
Basamaklı
Piramidi ve onun kompleksi, şimdiye kadar yapılmış ilk
kez ve
çok güzel detaylandırılmış bir duvar ile çevrelenmiştir.
Güney
ucunda ambar girişi bulunmaktadır. Doğu duvardaki ana girişte,
sağda ve solda 20 şer, toplamda
40 sütunun olduğu uzun bir hole girilir.
Her sütun ana duvara dik bir duvar ile bağlanır ve her sütun
arasında küçük "odalar" oluşur.
Bu
kemeraltı-sütunlardan çıkıp
düz ilerlediğinizde, yere derinlemesine
uzanan çok geniş ambarlara geliyorsunuz. Bunlar
boyut olarak son derece büyüktür -
mezar odalardan çok daha büyüktür; Bunların hepsi birleşim
tüneli ile merkezi olarak erişilebilir, Zemin
seviyesinin çok üzerine uzanır ve
birinin
alt kısmına uzanan bir merdiven vardır. Bu
nedenle, mezar olarak inşa edilmediklerini biliyoruz – öyle
olsaydı yer
altında inşa edilmiş olurlardı ve kesinlikle inanılmaz
büyüklükte olmazdı.
Bu
muazzam yapılar yer seviyesinin çok üstüne kadar uzanır;
mezarlar gibi gizlemediklerini de gösterir. Eski
Mısırlılar ölülerini öylesine değerli materyalleri ve "öbür
dünyaları" için hükümlerle gömdükleri için, mezarların
yağmalanması daima onların en büyük korkusu oldu. Bu
nedenle, bu büyük ambarların başka bir amacı olduğunu
biliyoruz.
Ayrıca,
diğer tüm antik şehirlerde, bunlar gibi büyük depolar ortaya
çıktıklarında "depolama
ambarları" olarak
tanınırlar; ancak Mısır'da bilim adamları, buldukları her şeyi
"mezar" olarak adlandırmaya eğilimlidirler.
Bununla birlikte, firavun piramidin altındaki gömü kompleksinde,
kral ve ailesinin öbür dünyasına uygun mezarlık buluyoruz ve ancak bu ambarlarda tahıl ve diğer gıda maddeleri bulunmuştur.
İncil
Kitabı'nda Joseph'in, Mısır
topraklarında, tüm şehirlerde tahıl toplama ve depolamayı
denetlemek için adam atadığını öğrendik:
Genesis
(Yaratılış) 41: 34 Ülke
çapında adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bolluk yılı boyunca
ürünlerin beşte birini toplamalı. 35 Gelecek verimli
yılların bütün yiyeceğini toplasınlar, firavunun yönetimi
altında kentlerde depolayıp korusunlar.
Joseph, bu planı, vekaleten veya başbakan olarak atamadan önce firmaya vermişti ve ülkenin tamamı için toplama ve saklamayı denetlemesi imkansız olduğu için, bu planı uyguladığını biliyoruz. Ayrıca açlığın başladığı ve Mısırlıların yiyecek için ağlamaya başladıklarında, Joseph'e gittiklerini ve ne derse desinler diye söyleniyordu ki bu da tahıl dağıtımı emrini verdiğini gösteriyor:
Genesis
(Yaratılış) 41:55 Mısırlılar
aç kalınca, yiyecek için firavuna yakardılar. Firavun, “Yusuf'a
gidin” dedi, “O size ne derse öyle yapın.” 56 Kıtlık
bütün ülkeyi sarınca, Yusuf depoları açıp Mısırlılar'a
buğday satmaya başladı. Çünkü kıtlık Mısır'ı boydan boya
kavuruyordu.
Ancak
yabancı insanlar tahıl satın almak için geldiklerinde doğrudan
Yusuf'a gittiklerini öğrendik:
Genesis
(Yaratılış) 42: 6 Yusuf
ülkenin yöneticisiydi, herkese o buğday satıyordu. Kardeşleri
gelip onun önünde yere kapandılar.
Joseph'in
kardeşleri doğrudan Joseph'e geldiler. Biz, bu fantastik
kompleksin kalıntılarının korunduğu Sakkara olduğuna
inanıyoruz. Ve burada, Yusuf’un
tahıl depo ambarları olabilen 11 adet son derece
geniş ambar inşa etmişti.
Her
şehir bölgedeki tahılı depolamıştı, ancak Sakarra'daki bu
kompleksde, inanılmaz miktarda hububat depolayan, tek bir şehrin
ihtiyaç duyduğundan daha büyük ambarlara sahiptir. Bu
kompleksin girişinde, daha önce de belirttiğimiz gibi, tahıl
satın almak için gelen kişilerin ödeme makbuzunu teslim alacak
tek bir kişinin duracağı 40
küçük odacık bulunmaktadır. Çeşitli dilleri
konuşanların alımlarını gerçekleştirmek için her dil grubunun
"kasiyerleri" olabilirdi. Elbette Mısırbilimciler, bu
küçük hücrelerin hepsini heykellere dönüştürdüklerini
düşünüyorlardı, ancak kalıntılarda hiçbir
kaide bulunamadı ki bu çok önemli bir nokta, çünkü bu
heykeller her zaman kaide üzerine inşa edilirdi. Heykeller
kaybolabilir, ancak kaideler kalır.
11 ambar tasarımı etkileyicidir. Bunlardan 11 tanesi vardır, sadece biri sonuna kadar uzanan çok ayrıntılı bir merdiven içerir. Tüm ambarlar birbirlerine bir yeraltı tüneli ile bağlanmıştır - ambarlar dolmuştur ve tepeler ahşap kereste ve taşla kapatılmıştır. Ve bir tanesinin tümüne bir girişten erişilebilir- ve kompleksin duvar muhafazasının dışından çukurlara bir giriş var. Sonunda, bu ambarların tabanında tahıl bulundu; ancak bu ambarlarda şimdiye kadar hiçbir mezar bulunamadı.
Bu İncille ilgili hesaba uyuyor mu? Yusuf’un kardeşleri tahıl için geldiklerinde Yusuf'la konuştular ve tahıl bedelini ödemişler. Tahılı aldıklarında, artık çuvalda idi:
Genesis
(Yaratılış) 42: 25 Sonra
torbalarına buğday doldurulmasını, paralarının torbalarına
geri konulmasını, yol için kendilerine azık verilmesini buyurdu.
Bunlar yapıldıktan sonra 26 buğdayları
eşeklerine yükleyip oradan ayrıldılar. 27 Konakladıkları
yerde içlerinden biri eşeğine yem vermek için torbasını açınca
parasını gördü. Para torbanın ağzına konmuştu.
Sakkara'daki
kompleks benzersizdir; benzeri hiç bulunmadı. William Hayes
tarafından "kendi
başına gerçek bir şehir, planlanan ve tek bir birim halinde
yapıldı ve
yakınlardaki Mukattam Hills'ten ince beyaz kireç taşı ile inşa
edildi" olarak
tanımlandı. (Mısır Asası, Vol. 1, s. 60.)
Aslında, Mısırologlar, buldukları her şeyi kraliyet "mezarı" olarak adlandırmaya eğilimlidirler;
Ancak
aslında, Joseph'in hikayesi ile uyan, büyük bir etkinlik merkezi
olduğuna işaret eden her özelliği sergiliyor. Yusuf’un
kardeşleri tahıl almak için geldiklerinde, dağıtımı idare eden
Yusuf'’la karşı karşıya geldi. Tahıl almak için nereye
gittiler? Tahılın depolandığı her yere gittiler, ve bu da
Joseph'in bulunduğu yerdi.
Ve böylesine muazzam miktarda tahıl depolaması, bu komplekste bulunan son derece geniş ambarlar gibi geniş bir depolama alanı gerektirirdi. Tahıl ödenmesi için bir alana sahip bu kompleks gibi bir muhafaza içinde saklama gözlerini bulmayı beklemek de mantıklı. Bu bir "iş" idi ve bir yönetim merkezi gerektirecekti.
Bu kompleks hakkında çok şey yazılmış ve çoğunda açıklayamayacağı şeyin benzersizliği belirtilmiştir. Aslında, Mısırlılara büyük ambarların nedenini sorduğunuzda, sadece bilmediklerini itiraf ediyorlar.
Bazı eski tarihçiler, piramitlerin tahıl için bir zamanlar "Joseph'in depolama ambarları" olduğuna inanılmaktadır ve belki de bu hikaye, Joseph'in, ilk piramidi, tahılın depolandığı aynı kompleksde tasarladığı gerçeğine dayanmaktadır. Ancak, "uzmanların" Basamaklı Piramit kompleksi hakkında inanmak istediklerine bakılmaksızın, temel kanıtlar Joseph'in hikayesini kusursuzca uyuyor. Ve Mısır'da korunan en eski yerlerden biridir- kesinlikle eski yapılardan- ve bu Tanrı'nın Sözünün tam doğruluğunu teyit eden önemli delillerin korunması ile tutarlıdır.
Imhotep'in Mezarı
İncil'den Joseph'in Mısır'da öldüğünü ve mumyalanmış olduğunu ve bir tabuta yerleştirildiğini biliyoruz.
Genesis (Yaratılış) 50: 26 Yusuf yüz on yaşında öldü. Onu mumyalayıp Mısır'da bir tabuta koydular.
Ancak, İsrailoğulları Çıkış döneminde ayrıldığında, kemikleri onlarla birlikte alındı:
Mısır’dan Çıkış 13: 19 Musa Yusuf'un kemiklerini yanına almıştı. Çünkü Yusuf İsrail'in oğullarına, “Tanrı kesinlikle size yardım edecek, kemiklerimi buradan götüreceksiniz” diye sıkı sıkı ant içirmişti.
Bu, Joseph'in Mısır'da bir kraliyet mezarlığı olabileceğini, ancak muhtemelen devralındığını ve başkası tarafından kullanıldığını düşünmemizi sağlıyor, aslında sadece bilmiyoruz. Fakat Mısırlılar için en büyük gizemlerden biri Imhotep'in mezarıydı - Sakkara'nın bir yerinde olması gerektiğini bilseler bile bulamıyorlardı. Çok önemlidir, Mısır Araştırması için Imhotep, Jakk Kamil'in Sakkara için Rehber kitabında "Imhotep'in Mezarı", konu bulunmadığını açıklamaya yönelik bir başlık olarak listelenmiştir.
"Imhotep, Physician" konusundaki tartışmamızda, eski Yunan metinlerinin Memphis yakınlarındaki insanların "Imhotep" ibadet etmeye geldiği ve şifalanacağı bir yerden bahsettiğini belirttik. Ekskavatörler, Basamaklı Piramidinin yakınında Imhotep'in mezarını aramaya devam edince, mumyalanmış ibis (kuşlar) ve boğalar (ayrı galerilerde) ile dolu inanılmaz bir labirent yer altı tünellerini buldular. Buradaki yazıtlar ve sikkeler, insanların iyileşmek için buraya geldiğini gösteriyor! Yunanlılar tarafından bu "Imhotep'e tapınak" yazmışlardı.
Imhotep'in "tıbbın tanrısı" olarak tanımlanmasından sonra, "Ibis'in Şefi" unvanı verildi - bu Imhotep ile olan bu labirentin bağlantısıydı. Bu yüzbinlerce İbis, mumyalamış ve Imhotep'e rağbet alarak, bu tünelleri doldurdu.
Daha sonra bu galerilerin boş bir tabut içeren bir mezar odasına uzanan bir çukura bağlandığı keşfedildi. Ayrıca, bu ocağın kırık taş kaplarla dolu ikinci bir odanın bulunduğu çok büyük bir mastaba mezarına ait olduğunu keşfediler ve mezarın depolarında kil tutucuların Djoser'ın mühür izlenimi veren kavanozları vardı! İşte, bunun, Joser'in saltanatının çok önemli bir adamının mezarı olduğunun kesin kanıtı. Duvarlarda yazıt bulunamadı ve lahit boştu. Ancak daha da önemlisi, bu mastaba diğer piramitlerin ve mastabaların olduğu gibi doğu yerine kuzeye yönlendirilir. Bu, Djoser zamanındaki birinin önemli bir mezardı, ancak lahit boştu.
Kimliği belirsiz bir Yunanlı tarafından yazılmış, nasıl iyileştiğini anlatan bir yazıt bile bile rastlanıyordu - ve bir rüya gördü! Bir kez daha, kanıtlar İncil'den harika bir hikaye - Yusuf'un hikayesinden - yüksek sesle konuşuyor.
Kaynak:
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph01.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph02.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph03.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph04.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph05.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph06.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph07.htm
http://www.wyattnewsletters.com/joseph/joseph08.htm
RESİMLER
Yeraltı
Hububat Ambarına Giriş
|
Ambarın
Koridor Planı
|
Piramit koridoru
|
Piramit iç süslemeleri
|
Basamaklı
Piramit Tahıl Ambarı ve İdari Binalar
|
Kompleksin
Duvar Süslemelerinden Görünüm
|
Ambarlarda
Çeşitli Gıdaların Saklandığı Kaplar
|